"Eskimeyen kitaplar"

Fârâbî

Ebû Nasr el-Fârâbî (ö. 339/950)

Fârâbî, İslam dünyasında Kindî ile başlayan felsefî geleneği ilk defa sistemli bir şekilde ve kendine özgü bir tarzda inşa etmiş olan büyük İslam filozofudur. Antik-Helenistik dünyanın felsefe mirasını İslam medeniyetinin ayrılmaz bir parçası haline getiren Fârâbî’nin özellikle bilgi felsefesi ve mantık alanında yaptığı çalışmalar, felsefî düşüncenin yeniden hayat bulmasında çok etkili olmuştur. Aristoteles felsefesini felsefe yapmanın evrensel zemini olarak gören ve Kitâbu’l-Burhân’da ortaya koyduğu felsefe yapma usulü temelinde bir felsefî sistem inşa eden Fârâbî, mantık biliminin her bölümüne ilişkin eserler telif etmiş; özellikle beş sanat üzerinde ısrarla durarak tarihsel ve toplumsal yaşamı anlama ve açıklamada mantık biliminin bu bölümlerini sürekli göz önünde bulundurmuştur.

İhsâu’l-ulûm’da ortaya koyduğu bilim anlayışıyla dinî bilimlerle aklî bilimleri bir bütün olarak değerlendirme imkânını sunan Fârâbî, mille kavramı çerçevesinde de dinî olan ile felsefî/aklî olanın bütünlüğünü öngören özgün bir bilim anlayışı ve ona uygun bir siyasî model önermiştir. Metafizikle başlayıp siyasetle sona eren ve kendi felsefî sisteminin ana öğretilerini ihtiva eden Kitâbu mebâdii ârâi ehli’l-medîneti’l-fâzıla ve Kitâbu’s-siyâseti’l-medeniyye ile mutluluk, erdem, toplum hayatı, siyaset ve din meselelerini çeşitli açılardan ele alan Kitâbu tahsîli’s-sa‘âde, Kitâbu’t-tenbîh alâ sebîli’s-sa‘âde, Kitâbu’l-mille ve Fusûlü’l-medenî gibi eserleri İslam felsefesinin gelişiminde derin izler bırakmıştır.